Monthly Archives :

September 2010

Visual Studio 2008 Genel Bir Bakış 500 339 mezo

Visual Studio 2008 Genel Bir Bakış


Merhaba Arkadaşlar.

Yazıya başlamadan önce sizleri bir terim ile alakalı bilgilendirmek istiyorum bu terim ; IDE  sakın harddisklerdeki bağlantı türü ile karıştırmayın 😉 IDE = Integrated Development Environment yani Entegrasyonlu Geliştirme Platformu programların gelişme aşamalarının gerçekleştiği platformlardır. Farklı diller için farklı IDE ler geliştirilmiştir.

Biz bu IDE ler içersinde en gelişmiş olanını kullanacağımız için bende bu gelişmiş IDE yi sizlere basitçe tanıtmak istedim. Kullanacağımız IDE :

Visual Studio

Teknolojisini basit cümlelerle anlatmak zor elbette ama özetlemek gerekirse çok gelimiş özelliklere ve yardımcı araçlara sahip bir IDE dir. Sadece tek bir dil için geliştirilmemiştir bir önceki yazımızda bahsettiğimiz  .Net uyumlu tüm programlama dillerinin desteklendiği ve aynı projelerde dahi çalıştırılabildiği bir ortamdır.  Program geliştirenlere kullanışlı ve kolay bir ortam sağlayarak uygulamaların daha işlevsel olması konusunda bizlere destek sağlar.

Peki ne var bu Visual Studio nun içersinde.

Visual Studio’yu genel görünüm olarak 4 bölümde inceleyebiliriz;

*Çalışma Sayfaları

*Araç Çubukları

*Menüler

*Pencereler

Visual Studio programımızı ilk açtığımızda bizi Başlangıç sayfası karşılıyor ve bizlere (eğer internete bağlıysak) MSDN den çeşitli gelişme ve haberleri sunuyor. Visual studio içersinde web sayfalarıda açabiliyorsunuz bu arada. Start Page başlangıç sayfamızın bulunduğu kısma daha sonra projelerimizi yazacağımız sayfalarda geliyor işte bu alana Çalışma Sayfaları diyoruz. Sekmeler halinde pencerelerle çalışabileceğimiz bu çalışma alanı hem form veya web sayfaları tasarımlarında hemde kod yazarken çokça kullanacağımız bir alan olacaktır.

İkinci olarak çoğu programda gelenek haline gelmiş olan Araç Çubuklarımız var. Bu araç çubukları menü komutları için görsel kısayollar sunarak işimizi kolaylaştırırlar. Benzer işlemler aynı araç çubuğu üzerinde gruplanarak kullanım dahada işlevsel hale gelir. Yada istersek biz bu araç çubukları üzerindeki görsel kısayolları değiştirerek kişiselleştirebiliriz de.

Üçüncü olarak hemen hemen her programda  görmeye ve kullanmaya aşina olduğumuz Menüler aslında tüm programlarda benzer niteliklerdedir. Çeşitli komut ve yardımcı pencerelere ulaşmamızda bize kolaylık  sağlarlar.

Menülerde bulunan temel başlıkları kısaca tanıyalım :

File: Adındanda anlaşılacağı gibi dosya işlemlerinin yapıldığı menüdür yeni proje yada varolan projelerin açılması gibi işlemleri bu menü seçeneği içersinde bulunan seçeneklerden yönetebiliriz.

Edit : Tüm yazı ile ilgili düzenleme işlemlerinin yer aldığı menüdür. Kopyala Kes Yapıştır Bul Değiştir gibi seçenekleri mevcuttur.

Project: Üzerinde çalıştığımız projenin özelliklerinin yönetilebileceği referans ve dosya ekleme çıkarma gibi işlemlerin var olduğu menüdür.

Built: Geliştirdiğimiz projelerin çalıştırılmak üzere içersinde bulunan komutların derlenmesi için gereken komutlara ulaşabildiğimiz menüdür.

Debug : Adındanda anlaşılacağı gibi Hata bulma ve ayıklama ile ilgili tüm seçeneklerin bulunduğu menüdür.

Tools : Visual Studio ile birlikte yüklenen yardımcı araçların bulunduğu menüdür. Ayrıca Visual Studio ile alakalı ayarların yapılabildiği Options seçeneğide bu menü  altında yer alır.

Ve Help menüsü sanırım bunun açıklamasına gerek yoktur. =)

Visual Studio içersindeki yolculuğumuza devam edelim çalışma sayfaları araç çubukları menüler derken son olarak belirttiğimiz Pencereler  seçeneğine geldik

Dördüncü ve son olarak bahsedeceğimiz Pencerelerden kasıt ise Visual studio içersinde uygulama geliştirme aşamasında sık sık kullanılabilecek olan birçok elemanı bir araya getiren yada durum belirten pencerelerdir.

Bu pencerelerden çok kullanılan bir kaçını tanımlamak gerekirse:

Properties: Projedeki tüm öğelerin özelliklerinin yer aldığı bir penceredir. İstenen değişiklikleri yine bu pencere üzerinden gerçekleştirmekde mümkündür.

ToolBox :Projelerde kullanılan çeşitli kontrollerin listelendiği penceredir. Buradaki öğeler sekmeler içersinde gruplanmıştır.

Solution Explorer : Projeler bir solution (çözüm) içersinde yer açılır. Bir çözüm içersine farklı dilde ve tipte projeler dahil edilebilir.Bu pencere solution yapısını gösterir ve ilgili işlemlerin yapılmasına olanak sağlar.

Uygulama geliştirirken en çok kullanacağımız pencereler olacaktır.

Visual Studio yu basitçe olsa tanımış olduk geliştirme ortamını etkin bir şekilde kullanmak önemlidir. Bu yüzden bu yazının klavuzluğunda  sizde biraz merak ile Visual Studio içersinde ne var ne yok karıştırarakda bulabilirsiniz.

Görüşmek Dileğiyle.

Microsoft .Net ‘ e Giriş 547 203 mezo

Microsoft .Net ‘ e Giriş

Merhaba arkadaşlar programlama ile alakalı ilk makaleme tabiki işin en başından başlamam gerekiyor.  Elimden geldiğince size yararlı bilgiler sunmaya çalışacağım.Programlama dilleri ile ilgileniyorsak bu kelimeyi cok duymussunuzdur.
.NET
Peki nedir bu .Net denilen şey ?Tek başına tanımlanamayacak bir sistemler bütünüdür aslında; Microsoft tarafından geliştirilen  farklı teknoloji , araç ve programlama dillerinin bir arada, tek bir iskelet üzerinde çalışmasına olanak veren uygulama geliştirme platformudur.
Uygulama derken neyi kastettim peki , aslında o kadar geniş bir kavram ki .Net platformunda uygulama diyorsak eğer  aklınıza gelebilecek her türlü uygulamayı bu kelime içersine sığdırabiliriz. Web ,Windows,Mobile vb bir çok uygulamayı geliştirmemize olanak tanır .
.Net güzel bir şeymiş tanımını duyunca heyecanlandık . Nasıl çalışır peki ? Nasıl bu kadar geniş bir çerçevede programcılara özgürlük sunabilir. Gelin .Net içersinde kısa bir yolculuk yapalım:
Öncelikle .Net ile uygulama geliştirebilmemiz için onun kaynağını bilgisayarımıza yüklemiş olmamız gerekiyor.   BCL (Base Class Library ) Temel Sınıf Kütüphanesi  adı verilen bu kütüphane uygulama geliştirmek için gerekli olan arayüz ,sınıf ,fonksiyonları barındırır bizlerde bu arayüz sınıf ve fonksiyonları kullanalarak uygulamalarımızı kolayca geliştirebiliriz.
.Net çok güzel  ve kütüphane olmak zorunda bunları öğrendik   peki asıl soru geliyor hangi programlama dilini kullanmak gerekiyor?
Microsoft bu soruya bizim için çok radikal bir biçimde karar vermiş bile .Net platformunu destekleyen herhangi bir programlama dili cevabı sanırım bizim için yeterli . Her .Net uyumlu dilin kendine özgü bir derleyicisi vardır. Herhangi bir dilde yazılmış uygulama derlendiğinde o dilin derleyicisi kodları ortak bir dile çevirir.
Oluşan bu ortak dilin adı ise MSIL (Microsoft Intermediate Language) yani Microsoft un Ortak Dili . .Net platformu destekli programlama dillerinden herhangi biri veya birden fazlası ile bir uygulama geliştirdiğimizde o dilin derleyicileri  kodları alıp MSIL e çevirerek hepsinin aynı anda makine diline çevrilmesini sağlar.
Buraya kadar geldik yolculuğumuz sürüyor uygulamamızı yazdık derledik  MSIL e çevirdik daha sonra bu kodların işletim sistemine ulaşması gerekiyor yani makine kodlarına çevrilmesi gerekiyor bu işide
CLR devralıyor ve MSIL kodlarımızı alıp makine koduna çeviriyor ve işletim sistemine iletiyor.
Bu işlemi yaparken JIT (Just In Time) derleme yöntemini kullanarak görevini tamamlıyor.
Böylelikle  .Net platformunda geliştirdiğimiz bir uygulamamızın hangi devrelerden geçerek karşımıza geldiğini ve azda olsa .Net platformunun mantığını umarım anlayabilmişsinizdir.
Sonraki Yazılarda Görüşmek Üzere…

Japonlar ve KöpekBalığı 300 225 mezo

Japonlar ve KöpekBalığı

Japonlar taze balığı hep çok sevmişlerdir. Fakat japonya sahillerinde bol balık bulmak mümkün olmamaktadır. Balıkçılar, Japon nüfusu doyurabilmek için daha büyük tekneler yaptırıp daha uzaklara açılabilmişlerdir. Balık için uzaklara gidildikçe, geri dönmesi de daha çok vakit alır olmuştur.Dönüş bir- iki günden daha uzarsa, tutulan balıkların da tazeliği kaybolmaktadır. Japonlar tazeliği kaybolmuş balığın lezzetini sevmemişlerdir. Bu problemi çözebilmek için balıkçılar teknelerine soğuk hava depoları kurdurmuşlardır. Böylece istedikleri kadar uzağa gidip, tuttuklarını da soğuk hava deposunda dondurulmuş olarak saklayabileceklerdi. Ancak Japon halkı taze ile donmuş balık lezzet farkını hissedebiliyor ve donmuş olanlara fazla para ödemek istemiyorlardı. Balıkçılar bu defa teknelerine balık akvaryumları yaptırdılar. Balıklar içeride biraz fazla sıkışacaklardı, hatta, birbirlerine çarpa çarpa birazda aptallaşacaklardı, ama yine de canlı kalabileceklerdi. Japon halkı canlı olmasına rağmen bu balıkların da lezzet farkını anlayabiliyorlardı. Hareketsiz, uyuşmuş vaziyette günlerce yol gelen balığın, canlı, diri hareketli taze balığa göre lezzeti yine de etkilenmişti. Balıkçılar nasıl olacakta Japonyaya taze lezzetli balığı getirebileceklerdi ?

Siz olsaydınız ne yapardınız ?

Japonların Taze balık probleminde olduğu gibi çözüm aslında basittir. 1950lerde L.Ron Hubbartın gözlemlediği üzere “İnsanoğlu ancak hırs iddiası içinde bulunursa anormal çabalar sarfeder.” Ne kadar akıllı, uzman, inatçı iseniz iyi bir problemle uğraşmaktan o kadar zevk alırsınız. Problem sizi ne kadar zorluyorsa ve siz onu adım adım &ccedi l;özebiliyorsanız bundan da o derece mutluluk duyarsınız, heyecan duyarsınız ve enerji dolu, canlı, ayakta kalırsınız. Japonlarda balıkları yine teknelerindeki akvaryumlarda tuttular, ancak içine küçük bir de köpekbalığı attılar. Bir miktar balık köpekbalığı tarafından yutulmuştu, ama geride kalanlar son derece hareketli ve taze kalabilmişlerdi. Buradan da görüleceği üzere problemlerden, uzaklaşmaktansa içine

atlamak, boğuşmak ve onları yenmek gerekir. Problemimiz çok ve çeşitli olabilir. Ümitsiz olmayın. Onları tanıyın, organize edin, kararlı olun, daha çok bilgi ve yardım desteği ile onlarla savaşın.

Beyninize bir köpekbalığı atın ve nelere ulaşabileceğinizi o zaman görün.

    Join our Newsletter

    We'll send you newsletters with news, tips & tricks. No spams here.